Bay Şensoy her zaman yaptığını yapmış, yine ortaoyuncuları yayıncılıktan, yine kafaaçan bir üslupla, yine denemeler döktürmüş. Kendisinin önceki denemelerine aşinaysanız bunlarda da öncekilerden farklı birşey bulamayacaksınız. Kimi zaman kendi kendine konuşur gibi anlattığı çevresinden cımbızla seçilen karakterleri, kimi zaman aklına takılan olayları çoğunlukla gülümseten ve dilimize attırdığı taklalarla gözlerimizin önüne, içinden Emel Sayın çıkan halının açılarak serildiği gibi sermektedir.
Nedir : ustanın önceki denemelerini okuduysanız bunu itidale dayanarak fazla sık gerçekleştirmeyiniz. Zira üstadın üslubu, bir zaviyeden sonra kanıksanmakta aradan uzun aralar verdikten sonra yapılan okumalardaki tadı vermemektedir (üstüste baklava yenilmesi ve bıkkınlık bağlantısı). Mümkünse üslubu unutacak denli bir ara verin, sonra okursunuz.
Bir alıntı :
" -Özel Harekat Dairesi nedir baba ?
" -Özel Harekat Dairesi nedir baba ?
diye sordular kızlar.
- Çok özel hareketler yapan bir daire ! soyut yanıtıyla geçiştirdim soruyu"
şeklinde naif mizah da vardır, daha giriftleri de.
Yalnız mutad üzere tanıtımımın altına bir fotografi araştırayım derken, merhum Erol Günaydın'ın cenaze töreninde çekilmiş aşağıdaki fotoğrafı buldum. Herhalde en son çekilmiş fotografilerinden biridir. Nasıl hüzünlendim anlatamam. Sanki Ferhan Şensoy bana hiiç yaşlanmayacakmış gibi, heep delidolu şakalar yapacak gibi, gözleri heep delideli pırıl pırıl bakacakmış gibi gelirdi. Onun bu uzun kulaklı, yaşlanmaya mütemayil, yorgun gülüşlü yüzünü görünce fakirin aklına bütün bunların geçici olduğu geldi. Nasıl hüzünlendim anlatamam...
gençliği ile yaşlılığını iki ayrı insan gibi farklı değerlendirmek gerekli bence.
YanıtlaSilelbette ilki çok daha yaratıcı ve hoş bir insan
olsun, ben yine de hüzünlenme hakkımı saklı tutmak istiyorum :)
Sil