Cek Malik öğretmenlik yapabilecekken, müzik kariyerini ilerletmek adına bir büyük markette yarım zamanlı reyon görevlisi olarak çalışır. Çocukluk arkadaşı, menajeri, şoförü Eli; hayallerinin peşinde koşması için teşviğini esirgemez ama malzeme bellidir. Malik'ten star olmayacaktır. Derken birşeyler olur Cek haricinde kimse Beatles'i hatırlamaz oluverir. Cek de bunun ekmeğini yemeye hallenir, olaylar gelişir.
İki saate yakın sürede filmin nasıl bittiğini anlamadık. Senaryosu, karakterleri, oyunculukları (Conlenın'ın yaşlılığı nasıl gerçekçi olmuş, bilemezsiniz!), müzikleri (bilhassa müzikleri), kurgusu, çekimleri vasatın üstü. Kimi zaman "A Star is Born"a öykündüğünü zannediyorsunuz ama gerçeküstü bir yanı da var (sigara buharlaşmış mesela, Heripotır da öyle).
Pek öyle aman aman Bidıls hayranı değilimdir ama bir iki şarkıyı bildiğim vardır. Buna karşın hem müzikler, hem senaryo pek hoşuma gitti. Gerçi sonu sanki "izleyenler mutlu olsun" diye bağlanmış ama olsun. İzlerken, arıza çıkaracak bin türlü etmen vardı (bünyede iflah olmaz pipiriklilik var) ama bunların hiçbiri olmadı ve bitince iyi hissettirdi. Böyle bir janr varmış "feel good movie" diye (geç oldu ama öğrendik). İşte tam öyle bir film. Açın biranızı, patlatın mısırlarınızı (hazır almayın yağ ve tuz bombası onlar. sağlığınıza yazık) izleyin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder