Geceyarısına bir iki dakika kala novellamız başlar. Sabah 7'ye azıcık kala da biter. 180 sayfada neler görürüz neler! İki aydır uyanmayan ve gözlemlediğimiz gece boyutlararası yolculuk yapan (gösterişli, güzel ancak kendine göre çeşitli çıkmazları olan) bir genç kız, trombon çalarak hayatını kazanamayacağını idrak eden bir genç adam, uyku müptelası kızın (gösterişsiz ama sağlam bir zemine oturan) küçük kızkardeşi, bir aşk otelinin iri yarı kısacık sarı saçlı müdiresi (eski güreşçi), henüz 19 yaşındayken Japonya'da bir seks tuzağının pençesine düşüp boşuboşuna şiddet gören bir seks işçisi, karanlık yanını çok iyi gizleyen (ve hilafsız kitapta en nefret ettiğim karakterdir) bir ofis çalışanı, diğer boyuttan üstü başı yüzü gözü tozla kaplı meçhul bir siluet ve bunların yedi saatlik öyküleri.
E-kitap versiyonu olmadığından mecburen basılı kopyasını aldım (oha! 22.baskıyı yapmış). Kimi bölümler Hayao Miyazaki ustanın Spirited Away'ini çağrıştırdı (gerçi o 2001'de yayınlanmış, Murakami ise bunu 2004'de yazmış (esinlenme olabilir mi? (bilemem! benim irfanımı aşar))), ilk iki bölümden sonra zihinde bir akış yakaladı ve oradan aldı yürüdü. Kısacası 2 günde (sadece yatma öncesi okumalarda) bitiverdi. Gerçeküstü yahut büyülü gerçeklik ilginizi çekmiyorsa sarmayabilir. Ancak Gaboseverseniz, Murakami'ye de aşinaysanız hiç kaçırmayın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder