18 Ekim 2014 Cumartesi

"The Giver" Türünün Bilindik Örneği.

   Ergenli ütopya/distopya/bilimkurgu diye bir tür hasıl oldu. 
   Nedir ana kurallar : 
  •    Başrollerde 25 yaşın altında iki (kimi durumlarda bir (Bkz. Açlık Oyunları)) fazla bilinmedik aktör / aktris bulunur.
  •    Sıkı bilim kurguların bazı zekice fikirleri utanmazca intihallenir, senaryo/roman bundan yola çıkar. Genellikle kurulu (ancak tabiy ki totaliter) bir düzenin içinde yaşamakta olan ayrık ergenlerimiz, sisteme başkaldırırlar.
  •    Mantık yahut inandırıcılık yerlerde sürünüyorsa özel efektlere ağırlık verilir. 
  •    Olmazsa olmazı : en az bir ya da iki, yıldızları matlaşmış ama muhakkak eskiden çok popüler iyi oyuncu yardımcı oyuncu olarak harcanır.
  •    Esas oğlan/kız muhakkak bir yerde ıslak olarak öpüşür.
  •    Filmin sonunda muhakkak bir devam kılçığı atılır.
  •    İyi sinefil için ilk on dakikadan sonrası ton balıklı yulaf ezmesi yemek gibidir.
   Giver ("Verici" olarak çeviremediklerinden "Seçilmiş" olarak arz-ı endam etti sinemalarda); bu türün tipik bir örneği. Genç çiftimiz yaşadıkları düzene başkaldırırken ıslak öpüşürler, arka planda Cefbricis (yaşlandıkça aksanı iyice anlaşılmaz olmuş (nerede o Balıkçı Kral ve Big Lebowski'deki aktör)) ve Merilsitrip kendilerine göre takılırlar, devam kılçığı da atıldı mı formül tamamdır. Keytiholmz'dan bahsetmiyorum bile (varmış Tomkruyz'un bir bildiği).
    Verdiği ana fikir "tarihimiz, anılarımız, aşırılıklarımız silindiğinde biz yine biz olur muyuz ?" gerisi, aynen yukarıda verdiğim formül.



   Sadece çok boş vakti olan, yapacak hiç bir şey bulamayan sinema severlere öneririm. Ama bunu izleyeceğinize bilimkurgu sevenler Douglas Adams yahut Ursula K.Le Guin, distopya sevenler George Orwell yahut Aldous Huxley okusunlar daha iyi, hatta çok daha iyi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder