Zorlukla bitirebildiğim Lem kitabıdır. Çünkü şöyle: efendim, fakir Bay Lem'den felsefi bilimkurgular okumaya kurgulanmış bir karbon bazlı organizma. Bay Lem de bu 195 sayfalık kitapta bilimkurgu değil, polisiyeye hallenmiş.
ABD'den İtalya'ya gelen birbirine benzer profillerde 11 kişi, çeşitli nedenlerle ölünce; bunların ölümünü kurgulamak için bir emekli astronot; aynı senaryoyu yaşar. Olaylar gelişir. Konuyu, ortalarına gelinceye kadar anlayamadığımız, polisiye olarak okunması halinde okura oldukça ilgi çekici gelebilecek bir roman. Ancak bilimkurgu okumaya hallendiyseniz pek de öneremeyeceğim. Sadece bir yerde Lem, yine meseleyi "insanevladının algı derecesine" getirip evrende başka uygarlıkların "hem var, hem de yok" olduklarından bahsediyor. Kitabımızın bilimkurguyla rabıtası da bu kadardır. Ancak polisiye olarak okuyacak olursanız: şans, ihtimal, tesadüf kavramlarının occam'ın usturası ilkesiyle nasıl çatışıp açıklandığını da görmüş olursunuz. Fakir kitabın sonunu zor getirdi, ama siz bilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder