25 Mart 2020 Çarşamba

"The Platform" Sağlam Yumruk!

   Yazılar çıkıncaya kadar insanı başından kaldırtmayan filmdir. 
   Altı ay boyunca sigarayı bırakıp, Don Kişot okuyacağını zanneden Goreng, bir sosyal deneye katılır. İşler gelişir. 
   İlk başlarda "Küp"'ün dikey versiyonu gibi görünse de sonraları "Black Mirror" gibi bir sosyal eleştiriye kaydı, daha sonraları "Testere"'den esintiler geldi, nihayet "Survivor" tadında nihayete erdi. Bu bağlamda yönetmen beyimizin bir çok filmden esinlendiği açık ancak ortaya çıkan sonuç, tüm bu esinlenen filmlerden oldukça farklı. 
   İlk izlemede; "hımm, bu bildiğin din propagandası" dediğim yerler oldu. Ancak böyle olmayabilir (mesih benzetmeleri, İncil'den alıntılar, İsa'nın ekmek ve balığı çoğaltması gibi metaforlar). Sosyal yapıya getirilen tespitler ise kolayca herkesin mutabık kalacağı noktalar. Hakeza bunlara getirilen çözümler de öyle (- maalesef yukarıya sıçamıyorum bayan!). Bu noktada filmimiz yeni bir şey söylemiyor ancak bunları yeni bir şekilde söylüyor. 
   Uyarımı yapayım: hassas bir mideniz varsa, yamyamlık sahneleri sizi rahatsız edebilecekse, şiddeti kaldıramıyorsanız koşarak uzaklaşın. Ancak; muhakkak ki bildiğiniz toplumsal eleştirileri daha farklı şekilde söyleyen bir şarkı dinlemek istiyorsanız kaçırmayın. 
P.S. : İspanyollar sinemada acaip işler çıkarıyor kardişim!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder