Konular muhtelif. Çanakkale'den giriyoruz, hop Berlin'e, zap Taksim Meydanına zıplıyoruz. Bu zıplamalar arasında düşün ve edebiyat dünyamızın mümtaz simalarının hiç bilmediğimiz yönlerini görüyor, her gün önünden geçtiğimiz mekanların ardında gizlenen ilginç tarihçelerini öğreniyor, kimi zaman da hiç bilmediğimiz ancak hayatlarından bir kaç film/roman çıkacak şahsiyetlere aşina oluyor (Bkz.S.51 "Cav" (Cav da Cav'dır haa fakiri pek bir hüzüne boğmuştur), az bildiğimiz isimlerin (Bkz.Vecihi Hürkuş S.191 (rahmetli pek çok Ceymzbond ve İndiyanacons etmektedir)) meraklı yaşamöykülerini yalayıp yutuyoruz.
Yazarımız okurun ilgisini yüksek tutarken hap gibi bilgiler eşliğinde pek güzel subliminal mesajları da veryansın salmaktadır aç dimağlara. Nedir : bu mesajlar pek anlamlı mesajlardır. Müzelerin öneminden tutun, çocukların oyun sahalarına, bebek evlerinin gerekliliğinden, tarihe uzak kalmanın vehametine, politikacıların halkı anlayamamasından, neden anlayamadıklarına kadar bir çok önemli girdi, meraklı kârinin beyim kıvrımlarına sirayet etmektedir.
Son bölümlerde Gezi Parkı ile finale girizgah yapıp, finali Tokyo Camii yapmaktadır. 254 sayfada siyaset ve dünya turu da böylece nihayete ermektedir...
İş Bankası Yayınları pek hayırhah bir iş yapıp, kitabımızı korsanların burun kıvıracakları bir fiyata (12 TL.) okura sunmuştur. Halden anlar haysiyetli kitapçılar, fişini vermek suretiyle %25 de indirim yapmaktadır. Diyeceğim o dur ki : Ey okur, korsana itibar etme, hakkını ver, kitabı al, keyifle oku. Yeniyetmeler de okur, geçkinler de, seçkinler de. Iskalamayınız...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder