Bir süredir bilimkurguyla hemhal olmanın böyle yan etkileri var. Okumayı hep ertelediğim Bay Zamyatin'in "Biz"ini geçen gün bitirdim.
Ortalama uzunlukta (256 s.) ve bir günce gibi yazılan bölümlerden oluşuyor. Bölüm bölüm okumak okurun işini kolaylaştırsa da üslup oldukça muğlak ve takip etmesi zor. Yani sıradan roman gibi başlarsanız işiniz zor. Bunda yazarın okura "tembellik etme, muhayyileni, aklını çalıştır!" mesajı vermek istediğini çıkarabiliriz. Tüm kitap sadece tek kişinin bakış açısından yazılıyor haliyle sübjektif yorumlar gırla.
26.Yüzyılda geçen romanımızda matematik eksenli bir toplum konu alınıyor. İnsanlar numaralarla etiketlenmiş, isimler yok. Tüm hayat, bir üst ve mutlak otorite tarafından şekillendiriliyor. Totaliter bir rejim, distopyanın pik noktası, en üstte "velinimet" var, müziksanatyaratıcılık hep onun kontrolünde ve tek tip. Kahramanımız "integral" (bombastik bir uzay gemisi (güvertesi camdan (Zamyatin'in gemi mühendisliği okumasının etkileri))) mühendislerinden biri, bir kadına tutulur. Kadın muhaliftir. Olaylar gelişir.
Okurken teknik detaylara takılıp "amma da modası geçmiş detaylar bunlar" dememek gerekir. Nedir : Zamyatin "Biz"i 1920'de yazmıştır. Daha ne Stalin vardır, ne II.Dünya Savaşı, Troçki sağ ve esendir. Kısaca : henüz totaliterlik ortada yokken Zamyatin geleceğe yönelik uyarılarını distopyaya bir güzel aktarmıştır. Zavallı Zamyatin'in bu kitap yüzünden başına gelmeyen kalmamıştır. İradesi dışında basılan Rusça çevirisinden (önce Çekçe, sonra İngilizce ve oradan da İngilizceden Rusça'ya yazarının isteği ve iradesi dışında çevrilmiştir) sonra Gorki'nin torpiliyle Fransa'ya göçmüş ve zor yıllar geçirerek ölüme kavuşmuştur.
Orwell'ın "1984"ünde ciddi olarak "esinlendiği" (ortam kurgusu, kahramanlar ve daha neler !) "Biz", "1984" denli karamsar değildir. "Devrimler asla bitmez, insanların düş gücünü yok edemedikçe devrimleri bitiremezsiniz" der. Her ne kadar protagonist muhtemelen lobotomiye benzer bir işlemden geçtikten kelli, sevdiceğine yapılan işkencelere kayıtsız kalsa da (hala) muhalif olan bir kesim vardır.
Distopyanın ağababalarından "Biz", ardıllarını her zaman etkilemekle birlikte kâriye kolay bir okuma sağlamamaktadır. Edebi açıdan bakıldığında distopyaya "1984" ile başlamak daha kolay olacaktır. İlerlemelerinizi Ursula K.Le Guin ile yaptıktan sonra (her ikisinin de çıkış noktası Zamyatin'dir) bu tür kafanızda daha bir oturacak ve "Biz"i okurken "aha da işte budur!" seviyesine geleceksinizdir.
Hamiş : Ayrıntı Yayınları'ndan 3.Baskısını okudum. Bülent Somay'ın müthiş bir önsözü var. Başlamadan önce ve bitirdikten sonra okudum. Hoca yazmış. Okumak gerek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder