Şimdi ben bunu ilk okuyalı rahat bir 20 seneyi geçmiştir. O kadar etkilenmiştim ki sonra da bir kaç kez okuduğumu hatırlıyorum. Stu, herıld, nik, freni, ebigeyl ana, rendılfleg ve yardımcı karakterler de olmak üzere tüm kitaptaki karakterler, mekanlar o kadar iyi betimlenmişti ki etkilenmemek ve muhayyilede canlandırmamak imkansızdı. Fakir de distopya ve bilimkurgu manyağı mümtaz bir şahsiyet olarak, her okumada kafasında daha oturan bir canlandırma yaparak, kitabı tekrar tekrar okumuştu.
Kindıl denilen aygıta (aygıt !) alışabilmek için okumaya hallenilen; ilk romanlardan biri de geniş mahşer oldu.
Kindıl denilen aygıta (aygıt !) alışabilmek için okumaya hallenilen; ilk romanlardan biri de geniş mahşer oldu.
Konu beylik. İnsanoğlu mutad üzre kendi kazdığı bok çukuruna batar, bir avuç insan kalakalır, iyiler ve kötüler saf tutar, mücadele edilir "son" yazar.
Yıllar öncesinden (kitabın ilk basımı 1978) biyolojik bir tehlikeyi görüp, insanoğlunu uyarmak her yazarın harcı değil. Bayan King'in oğlu Stiivın o günlerde yazarlığının piklerine doğru koşaradım seğirtmekte. Bu günlerde olduğu gibi, yazdıklarını bitpazarında battaniyenin üstünde satmıyor (bkz.son kitabı), kendini tekrara düşmemiş. Haliyle ortaya çıkan iş de ortalamanın çok üstünde.
Kaptantrips'in (yapay virüsün), ilk sayfalardaki yayılma hikayesi; yaratıcı yazarlık derslerinde (varsa böyle bir ders) muhakkak okutulmalıdır mesela. Karakter tanımları ve olay örgüsü de ha keza. Neyse bırakalım "mahşer" güzellemelerini, dönelim sansürsüz tam baskıya.
Kırpılmış halinin iki katından fazla olan roman, önceki gün pişirilmiş (haliyle helmelenmiş) bir pastırmalı kurufasulye yemek gibidir (benzetmeye gel hanım !). Kimi pek hoşlanır, kimi hazzetmez. Kendi açımdan, ilk versiyonundan daha iyi geldi bana. Karakterlere epeyce derinlikli analizler yapılıyor, kısaltma değil de sansüre uğrayan sayfalar pek ilgi uyandırıcı. Romanın çok kötü adamının bir isminin de "uzun adam" olması, talihsiz bir tevafuk gibi duruyor. Kingsever bibliyofil tayfasına 1216 sayfa hiç uzun gelmeyecek, sular seller gibi okuyacaklardır. Kalanlar ise (ilk sayfalar sararsa (ki genelde sarar)) yine sonun tecellisini görecektir.
Yalnız ilk kitaptaki dinsel ögelerin bu kez daha fazla gözüme battığı ve galiz bir din propagandası yapıldığı bu kadar gözüme batmamıştı. Bu biir. Uzun Adam'ın Lasvegas'ta kurduğu düzenin alkoluyuşturucuorji ekseninde bir safahat alemi olduğunu hatırlıyordum, yanlış hatırlıyormuşum. Bildiğiniz akıllıuslukonservatif amerikan modeliymiş (tabiyki diktatoryanfaşist altmodeli). Bu ikii. Tespitler uzar, sıcaktan mecalim kalmadı. Velhasıl : sıcakta okuduklarınız hafızaya girmiyor ve hafızaya girmeden kolayca okunacak metinler peşindeyseniz, yakın durunuz.
Yalnız ilk kitaptaki dinsel ögelerin bu kez daha fazla gözüme battığı ve galiz bir din propagandası yapıldığı bu kadar gözüme batmamıştı. Bu biir. Uzun Adam'ın Lasvegas'ta kurduğu düzenin alkoluyuşturucuorji ekseninde bir safahat alemi olduğunu hatırlıyordum, yanlış hatırlıyormuşum. Bildiğiniz akıllıuslukonservatif amerikan modeliymiş (tabiyki diktatoryanfaşist altmodeli). Bu ikii. Tespitler uzar, sıcaktan mecalim kalmadı. Velhasıl : sıcakta okuduklarınız hafızaya girmiyor ve hafızaya girmeden kolayca okunacak metinler peşindeyseniz, yakın durunuz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder