22 Mart 2013 Cuma

"Black Mirror" "Be right back" Can man regenerate ?


   Bu güncede dizi olmaz ama bu, başka türlü bir şey...
   İlk sezonu izlemiş ve gerektiği kadar sersemlemiştim. 
   Dün itibarıyla yeni sezona başladım. İlk bölümü ("Be right back") daha öncekilerinden daha fazla sersemletti. (sen nebçim sersemsin arakolpa !)
   Naçizane görüşüm : bilimkurgu ikiye ayrılır. Birinci grup : herkesin aklına gelen tarzda bilimkurgulardır. Efekt bombardımanı ile azıcık özgün düşünceyi birleştirir, hayalgücünü besler, beynin kıvrımlarına fazla bir etkisi yoktur (misal : Yıldız Savaşları) (daha ziyade omurilik soğanına etki eder) (Etenşın !.. Malumatfuruşluk : soğan demişken : papaz yahnisinde kullanılan soğanlar zinhar arpacık olanlardan seçilmelidir). 
   İkinci grup ise daha zoru tercih eder. Öyle efekt falan yoktur, doğrudan beyne hitap eder, sorular sorar, bir takım cevaplar verir ama yorumu size bırakır. (misal : "Mülksüzler". Evet sayın çokbilmiş okur, bu bir kitaptır ama ikinci grubu tam simgeliyor. Film isterseniz buyrun : "Never Let Me Go")
    Kara Ayna, geniş açıdan bilimkurgu olarak nitelendirilebilir. Günümüzden ileride geçtiği kesin. Ama öyle uçan otomobiller falan yok. Yani uçuk bir gelecek değil, aslında günümüzdeki teknolojik ivme düşünüldüğünde rahat bir on yıl falan sonrası olabilir. Tabiy ki bu değerlendirme bölüm bölüm yapılsa daha iyi olur.
   Be right back'e dönecek olursak. Günümüzden sadece bir kaç yıl sonrası olabilir diyorum. 
   Bu bölümde; gerçekliğin ve teknolojinin ilişkilerdeki rolü hakkında çok esaslı sorular var. 
   "Martha, partneri Ash aniden öldüğünde yıkılır. Bir arkadaşı Ash'in daha önce sosyal medyadaki paylaşım/bildirimlerine bakarak onun gibi davranan (mimics) bir bilgisayar programına Martha'yı habersizce kaydeder. İlk başlarda ölü sevgilisiyle mesajlaşmayı (ve hatta konuşmayı) garipseyen Martha duruma alışır. Martha Ash'den bebek beklediğini öğrenir." konumuz budur.
   Dizinin müptelasıysanız iyi kötü zihinde uyandırılan sorulara cevapların da verilmeyeceğini biliyorsunuzdur. Bu bölümde aynı şekilde kurgulanmış. Şükela bir zihin hazırlama safhası, soruların oluşma safhası ve genellikle kafa karıştıran / ohhh dedirtmeyen ilginç bir son...
   Bilimkurguya (ama ikinci gruba) meraklıysanız, teknolojiyle, sosyal medyayla aranız iyiyse kaçırmayınız. Hararetle öneririm (o derece !)


2 yorum:

  1. Bilim kurguyla maalesef aram yok. Ama Mülksüzler'i teey öğrencilik yıllarımda okuyup sevdiğime unutamadığıma göre ikinci gruptanım demektir. ( Yer Deniz Büyücüsü'nü zar zor bitirmiştim o ikinci gruba girmiyor sanırım:)) hararetle öneriyorsunuz, bu durumda izlemeli söz konusu diziyi.

    YanıtlaSil
  2. Vallahi benim "dizi" demeye dilim varmıyor.
    Başka türlü bir şey.
    Ne ağaca benzer, ne de denize !
    yani...

    YanıtlaSil