Macera, aksiyon filmi olarak nitelendirilmesine karşın fantazya intihal filmi olarak değerlendirilebilecek filmdir. 115 dakika boyunca yönetmen Bay Kiriya'nın 47 ronin'i nasıl holivut normlarında, holivut artisleriyle yorumladığını görüyoruz. Kaldı ki siyahi baron ancak fantazyada olabilir.
Şaşırtıcı iki sürpriz ise Akselheni ve Peymanmoadi'dir. Biri İskandinavya diğeri İran iki farklı coğrafya ve iki sağlam filmle hatırladığım ve sevdiğim bu oyuncuları izlemek de keyifliydi (ah keşkem ! peymanmoadi özcan deniz kalibresinde oynamayaydı !).
Filmimiz holivut kalıplarında. İşlenen hikaye daha önce defalarca beyazperdeye uyarlandı. Normalde sıkılıp, sonunu zor getirmem gerekirdi. Ama filmimizde normal olmayan bir şeyler var. Hayır Morgınfriimın yahut Klavyovın'ın rol kesmeleri, kavga dövüş sahneleri, Akselheni falan değil fakire filmi izlettiren.
İktidarın bütün imkanlarını kullanıp, rüşveti tarifeye bağlayan bir muktedirin yaptırdığı kaçak saraya, herşeyini yitirmek pahasına sadece şeref ve haysiyet uğruna hücum eden bir avuç adamın hikayesini izlemek; fakiri pek duygulandırdı. Kimi zaman günümüzle ilgili benzetmeler yaptım. Kimileyin filmdeki karakterlere isimler verdim ("- şu adamceyiz : Cemil Çiçek'tir, bu adamceyiz Gürsel Tekin'dir." gibileyin. Tabiy ki şovalyelere bir isim yakıştıramadım.).
Velhasıl, zaman geçirmek için de izlenir. Onur, sadakat, ahde vefa gibi yeni Türkiye'de pek nadiren görülen kavramları izlemek için de.
Velhasıl, zaman geçirmek için de izlenir. Onur, sadakat, ahde vefa gibi yeni Türkiye'de pek nadiren görülen kavramları izlemek için de.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder