6 Şubat 2025 Perşembe

"Suyu Arayan Adam" Şevket Sürreya Aydemir.

    Yazarın otobiyografi olarak yazılan ancak oldukça kalın cesametine (489 S.Remzi Yayınları) karşın bir roman akıcılığıyla okunan eseri. Geçen yüzyılda başlamış, sıkılmış yarım bırakmıştım. Nedir: her şeyin bir zamanı geliyormuş. Aradan geçen on yıllar kitap hep aklımın bir köşesinde kalmış. Aldım, bir solukta bitirdim (iyi ki!).

   Balkan savaşının sonunda başlıyor, Cumhuriyet henüz gençken (ancak gençliğin verdiği heyecan pörsümüşe benziyor sanki) bitiyor. Neler olmuyor ki? Gencecik yaşında turan ülküsünün peşinde önce Azerbaycan sonra komünizmin peşinde Rusya (ki Nazım ve Va-Nu ile birlikte) ve nihayet suyu bulma peşinde Anadolu. Aydemir, sağlam bir irade ve bitmeyen arayışlarıyla bir romana konu ve bir çok sinema filmine senaryo olabilecek bir hayatı aktarıyor okura. Bu süreçte hem ideolojilerin hem de dönemin önemli kişilerinin tahlili akıcı bir dille ve son derece objektif olarak yapılıyor. Çileler çekiliyor, yeni yeni sevgilerin peşinden koşuluyor, sayısız yıkılmalar, zaferler, yenilgiler, ülküler nihayetinde aradığı suya ulaşıyor. 

   Fakirin ideolojik arayışları Aydemir'le paralel gitti sayılır (kısa bir dönem mütedeyyinliği saymazsam). O yüzden derinlemesine bilmeden bir idealin peşinden gitmenin boş olduğunu (biraz geç ve acı da olsa) idrak ettim. Bir şeye yöneliniyorsa nedenini, niçinini, kökenini ve işleyişini (en önemli yeri de burası. çünkü her idealin işleyişi kusurlar (hem de kaldıramayacağınız kusurlar) içeriyor) bilmek, didiklemek, kafaya yatarsa öyle ilerlemek gerekmiş. 

   Daha önce okumadığıma yanarım. Bir de; ülkücü, sol, Atatürkçü fanatiklerin muhakkak okumalarını dilerim. Hem dönemin canlı bir resmini oluşturabilmek hem de günümüzde de süregelen bu idealleri daha iyi değerlendirebilmek için muhakkak yakın durmalı. Hoşuma giden bir alıntı da (yoksa kitabın birçok yerini çizdim, kenarına notlar aldım ama bu başka bir güzel!) aşağıda. 

"Bu su, bazen masum bir hayal, bazen bir gençlik rüyası, bazen ideal, bazen aşk şeklinde beni arkasından koşturdu. Bazen onu kaybettim, bazen buldum sandım. Ama onu her zaman aradım. Bu arayış da, aldanışlarım da inanışlarım kadar güzeldi."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder