Eyvah Eyvah'tan sonra çıtayı düşürün, yoksa hayal kırıklığına uğrarsınız. Ben düşürdüm çıtayı, hiç hayal kırıklığına uğramadım.
Gülmek ihtiyaç. Sinema da (bu zamanda ve zeminde) riskli iş. Destek şart. Alıp biletimizi meşrebimize uygun komedi filmlerine gidiyorum. Cıvıtmadan, argo ve bel altı espri ucuzluğuna kaçmadan güldürmeyi hedefleyen filmleri kaçırmıyorum.
Ata Demirer'in diğer işleri bazen iyi (Eyvah Eyvah) bazen fazla iyi değil (Niyazi Gül Dörtnala). "Olanlar Oldu" ikisinin arasında bana göre. Diğer filmlerde omurgada komedi varken burada bir aşk hikayesi var, arada gülümsediğiniz de oluyor.
Filmi pek sevdim. Tabii ki bu subjektif bir değerlendirme. Filmin geçtiği yerleri, yaşam tarzını, diyalogları hep önceki yaşantımla karşılaştırdım (fakir Foça'dan Ankara'ya hicret etmiş bir insan (ne işin var bozkırda arakolpa ? (gaile derdi azizim))). Özlemişim saksılı bahçelerde müskirat yudumlamayı, berrak sularda dalmayı, yüzmeyi. Nebliyim izlerken "ahh o günler" diye iç geçirdiğim çok oldu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder