Neyzen Tevfik olağanüstü bir karakter. Hıfzı Topuz da son dönemlerde yıldızı parlayan yazarlardan. Bakalım ahenkleri nasıl ? diyerek bitirdik 248 sayfalık kitabımızı dört günde (yatmadan önce yapılan birer saatlik okumalarla).
Kitabın başında "Neyzen Tevfik'in Romanı" yazmasına rağmen asla bir roman değildir. Çeşitli kaynaklardan (bir çoğu da yazılı olmak üzere) derlenen Neyzen ile ilgili bilgiler, kâh anı, kâh belgesel şeklinde ard arda sıralanmıştır. Nedir : bu çerçevede bir roman değil, derlemedir.
Sayın Bay Topuz'un en büyük avantajı; ele aldığı karakterin inanılmaz yaşam öyküsü. Hayatının hiç bir döneminde kimseye boyun eğmemiş. Kimilerine göre "dahi", bazılarına göre düpedüz "deli" olarak nitelenen, dünyalıkla ve ahiretlikle hiç işi olmamış, ânı taa dibine kadar yaşayan, Mevlevihanelerde de, batakhanelerde de yatan, dönemin en tanınmış düşün insanları ile olduğu kadar en bıçkın bitirimleriyle de hasbıhali olan bir derviş.
Aklıma kitaptan şöyle bir anekdot geldi mesela : "bir meyhanede Ahmet Rasim, Kemancı Hayri Bey, Neyzen ve iki gümrük hamalı içiyorlarmış". Buna benzer biraraya gelmesi imkansız bir çok insanı bir araya getiren bir karakter Tevfik. Keskin zekası, sivri dili, Tanrı vergisi yeteneği, kimseye eyvallah etmeyen karakteri, meşhur derbederliği ile hangi kitaba konu olsa okunur. Neyzen'in yaşadığı dönem de pek dağdağalı. Meşrutiyet, Abdülhamit, Vahdettin, İstibdat, İttihatçılar, İşgal, İsyan, Kurtuluş Savaşı, Atatürk dönemi, Milli Şef dönemi, Tek parti dönemi ve nihayet DP dönemi. Nereden bakarsanız yakın tarihimizin önemli mihenk taşları. İşte kitapta da bir yandan Neyzen'in hayatını okurken, diğer yanda arka planda geçen önemli tarihi gelişmeleri ve bunun Neyzen'in hayatındaki yansımalarını da okuyoruz.
İtiraf edeyim, Sayın Topuz'un tarzı beni pek sarmadı. Yaratıcılıktan yoksun, elde edilen bilgilerin belirli bir üsluba bağlı kalmadan kâh anı, kâh didaktik anlatımla, kâh aktüel anlatımla verilmesi fakiri pek sarmadı. Nedir : 91 yaşında yazılan biyografik romandan, daha fazlasını beklemek abestir zaar.
Yine de Neyzen'in hayatının kısa ve eksik bir yönüyle de tanımak isterseniz, yolculuklarda falan okunabilir. Yoksa Recep Usta, Alpay Kabacalı, Münir Süleyman Çapanoğlu, Hilmi Yücebaş, İhsan Ada, Seyit Kemal Karaalioğlu, Selman Yaşar, İsmail Yerguz, Yüksel Baştunç ve Muhsin Karamanoğlu'nun Neyzen hakkında yazdıkları eserler daha kapsamlı ve samimidir.
Aklıma kitaptan şöyle bir anekdot geldi mesela : "bir meyhanede Ahmet Rasim, Kemancı Hayri Bey, Neyzen ve iki gümrük hamalı içiyorlarmış". Buna benzer biraraya gelmesi imkansız bir çok insanı bir araya getiren bir karakter Tevfik. Keskin zekası, sivri dili, Tanrı vergisi yeteneği, kimseye eyvallah etmeyen karakteri, meşhur derbederliği ile hangi kitaba konu olsa okunur. Neyzen'in yaşadığı dönem de pek dağdağalı. Meşrutiyet, Abdülhamit, Vahdettin, İstibdat, İttihatçılar, İşgal, İsyan, Kurtuluş Savaşı, Atatürk dönemi, Milli Şef dönemi, Tek parti dönemi ve nihayet DP dönemi. Nereden bakarsanız yakın tarihimizin önemli mihenk taşları. İşte kitapta da bir yandan Neyzen'in hayatını okurken, diğer yanda arka planda geçen önemli tarihi gelişmeleri ve bunun Neyzen'in hayatındaki yansımalarını da okuyoruz.
İtiraf edeyim, Sayın Topuz'un tarzı beni pek sarmadı. Yaratıcılıktan yoksun, elde edilen bilgilerin belirli bir üsluba bağlı kalmadan kâh anı, kâh didaktik anlatımla, kâh aktüel anlatımla verilmesi fakiri pek sarmadı. Nedir : 91 yaşında yazılan biyografik romandan, daha fazlasını beklemek abestir zaar.
Yine de Neyzen'in hayatının kısa ve eksik bir yönüyle de tanımak isterseniz, yolculuklarda falan okunabilir. Yoksa Recep Usta, Alpay Kabacalı, Münir Süleyman Çapanoğlu, Hilmi Yücebaş, İhsan Ada, Seyit Kemal Karaalioğlu, Selman Yaşar, İsmail Yerguz, Yüksel Baştunç ve Muhsin Karamanoğlu'nun Neyzen hakkında yazdıkları eserler daha kapsamlı ve samimidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder