Önyargı ne kötü! Polisiye Kitap Kulübümüzün (kulakları çınlasındır üyelerin, okuma iptilama yeni boyutlar kazandırıyor) bu ayki kitabının kapağını gördüğümde "Hımm kapak çok ticari, yazarın ismini de hiç duymadım, demek ki piyasa işi kötü bir polisiye" diye ahkamlar kesmiştim. Sevinerek yanıldığımı anladım.
Darker ailesi, büyükannelerinin yaşgünü için büyükannenin ikonik evinde bir araya gelirler. Sular çekilince bu yarımadann anakarayla irtibatı gündoğumuna kadar kopacaktır. Aile ilişkileri pek şekerrenk, aile bireyleri de birbirinden arızalı tiplerdir. Geceyarısından itibaren başta nineleri olmak üzere içlerinden biri ölecektir. Fena halde Agatha Teyzenin "On Küçük Zenci"sini çağrıştırıyor değil mi? Evet fonda öyle olsa da romanımız feci halde çok katmanlı ve son on sayfada okuru afallatan bir tvisti (ne işim olur tvistle) şaşırtmacayla doludur.
Yazarımız Fiiniy güzel bir iş çıkarmış. İlk baktığımda (325 S.) "bu kadar sayfa bir günle nasıl dolar?" sorumu detaylı geri dönüşlerle ilmek ilmek işlemiş. Üstelik okuduğunuz her geri dönüşle canlandırdığınız resim daha da netleşiyor. Buna karşın son sayfalara kadar katilin kimliğini bulmak kolay olmuyor.
Zevkle okunuyor, merak ettiriyor, ihtimal hesaplatıyor (başkahramanın ismi dahi akıllıca) ve bitince kimi bölümleri yeniden okuma isteği uyandırıyor. Daha ne olsun! Öneririm yani.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder