Okuduğum ikinci İsmail Güzelsoy kitabıdır.
Nazım'ın bir şiiriyle açılış yapan kitabımız. Nazım'ın hayatına benzer bir roman karakterinin başından geçenleri anlatır. Muktedirin güçlerinden kaçan, hayatta şiir yazmaktan başka bir kötülüğü olmayan ! İskender Sof'un hayatı, "Sincap" namıyla mülakkap bir nev-i şahsına münhasırla kesişir. Olaylar gelişir.
"Çıt Yok"tan daha yavaş akıyor. Soğuk savaş zamanı memleket, herkes komünist peşinde, dil akıcı, karakterler renkli, Varto depremi de var, tedavülden aniden kalkan paralar da, mevzu meraklı, detaylar güzelce anlatılmış (Yazar, matbaa, baskı konularında iyi araştırma yapmış, kesin), metin oyuncaklı, arada verilen hikmetler güzel.
Bir üçlemenin ilki. Bundan sonra "Rukas" ve "İyi yolculuklar" var. Lakin onları okumayıp doğrudan "Değmez"e odaklanacağım.
Bay Güzelsoy, son zamanlarda "Penguen"de yazdığı küçük öykücüklerle de dikkatimi çekiyor. Son yazısı Kasımpaşalı Kurtadam da, batılı bir korku figürünün memleketim paradigmasına nasıl uyum sağladığını pek güldürmeli bir minvalde aktarıyor.
Kitaplar meraklı, karakterler şımşıkırdak, satır arası mesajları hikmetli, buna karşın, fakirde her nedense İOA'dan iki kalibre düşük bir kurşun atılıyormuş gibi geliyor. Yine de okumanın ilginç ve kafa veren bir süreç olduğunu belirtmeliyim. Okusanız iyi olur, okumazsanız da olur ama iyi olmaz. Ne bileyim işte !
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder