- Ne zamandır bekliyordum, sinemalarda saçma sapan saatlerde sadece bir hafta oynadı, kaçırdım. Mecburen malum kaynaklardan edinip, şöyle sakin sessiz bir akşam ayarlayıp, telefonları kapayıp izledim.
- Son yazacağımı ilk yazayım : fikir, filmin önüne geçmiş.
- Kaptan Fantastik'in karısı ölür, çocuklarıyla cenazeye giderler. Konu bu.
- Kaptan ve kadını, çocukları öyle bir sistemde yetiştiriyorlar ki hem fantastik hem kuntastik.
- Fantazyası şöyledir : çocuklar "dış dünyadan" kuzenleriyle yemek masasında Nike'ın Yunan Savaş Tanrıçası mı yoksa ayakkabı markası mı olduğu konusunda fikir ayrılığına düşerler. Hiçbiri diğer kavramdan haberdar değildir. Bu perspektifle Kaptan'ın çocuklarının "Kyodontas"ın tersine ufuklarının anormal şekilde açıldığını varsayabiliriz. Yurdum entellektüelinin çok daha üzerine çıkmışlardır, önyargı, ayıp, günah gibi kısıtlayıcı kavramlardan azadedirler. Zihinsel ve fiziksel kapasiteleri en üst düzeydedir.
- Kuntazyası ise şöyledir : en büyük oğlan; karavanparkta tanışıp öpüştüğü tipik amerikan motoruna (çok da şairane bir şekilde (gayet de ciddi olarak)) evlilik önermektedir. Hayattan (Ah o tüketimin peşinde solan hayat !) bu kadar uzaktır. "Kitaplarda yazıyorsa, herşeyi biliyorlardır" ama yazmazsa (ki hayatımızın büyük bölümünde yaşadıklarımızı kitaplardan öğrenmiyoruz) durum kötüdür.
- Kaptan (kadınını da yitirdikten sonra) oluşturduğu sistem hakkında biraz ikirciklenir. Bu ikirciklenmesi saç kadar ince bir kırıktan sonra çatırdamaya dönüşecek ve pes edecektir ancak iş orada bitmeyecektir.
- Neyse filmi anlatmayayım da izleyin.
- Aklımda kalanları yazmaya çalışayım.
- Kaptan'ın; çocukların "seni de kaybedemeyiz" dedikten sonra frene basması. Çekilen sifon (ki hayatın bittikten sonraki hiçliğin bombastik metaforudur). Kiremitin kırılmasının hayatta yarattığı kırılmalar. Sarı kopilin aldığı "tecavüz nedir ?" sorusunun cevabı (şükela ötesidir). Kardeşler arasındaki ayrıkotunun "neden noel'i kutlamıyoruz ?" sorusuna aldığı cevap (bu da aynı kalibrededir).
- Kaptan'ın 1 doları. (seri numarasını göremediğimden Fetöcü olup olmadığını anlayamadım (bkz.aşağıdaki lamba)) kırmızı takımı da atlamamak gerek.
- İnzivada nüdizmi anlarım da kampingde nüdizm biraz garip kaçmış.(yine aşağıdaki lamba (bu arada : eskiden sinemaların girişlerinde, filmlerdeki sahnelerin fotoğrafları olurdu, onlara lamba denirdi))
- Film olarak ortalama, fikir olarak çok başarılı bir yapımdır. Yine seyredeceğim, hatta üçüncüye bile seyredeceğim (Noam Chomsky'nin de bir iki kitabını bulup okuyacağım)
- Ne zamandır çizgi roman kahramanlarını izliyorum, CGI'a boğuldum. Bu; can simidi gibi geldi. Çocuk yetiştiriyor ve sistemi sevmiyorsanız, ıskalamayın.
Başlık neyse o.... (merak ettiğiniz kitap, film; gitmek istediğiniz rota varsa arattırın belki de bu sefil ağ güncesinde vardır)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder