8 Mart 2021 Pazartesi

"Another Round aka (ne işim olur aka'yla) Nam-ı Diğer Druk" Bir Sosyal Deney olarak Sarhoşluk!

   Geçim derdi yok, ortam şımşıkırdak, politik/sosyal/kişisel kaygılar yok, çevre bombastik, bir tek hava soğukça ama o kadarı kadı kızında da olur. Danimarka'dayız. Cimnasyum'da (bizdeki lise gibi oluyor) dört öğretmen bu döngüde bir tekrara girmişlerdir. Başrolümüz Martin bu dörtlüdeki en tuzu kuru olandır. Valkiri gibi bir karısı, iki ergen irisi oğlu, ikea kataloğu gibi evi vardır. Ama rutin Martin'i içten kurutmuştur. Yavaştan eski halinin silik bir gölgesi olduğu gerçeğini acı ile idrak eder. Bu arada dörtlünün psikolog olanı; yine aynı coğrafyanın orta halli bir filozofunun "insan kanındaki optimum alkol 0.5 promil olmalıdır" teorisini test etmeyi önerir. Martin'le aynı kaşıntılardan muzdarip 3 meslektaşı, bu hayli cüretkar deneye ucundan girişir. Kurallar bellidir. Çalışma saatleri kandaki alkol 0.5 olacaktır, akşamları ve haftasonları içmek yasaktır. Vee sosyal deney (alkolmetreler de dahil olmak üzere tam tekmil) başlar. Olaylar gelişir.
   İskandinav ülkelerinde alkol bir sorun. Pek çok kesim için bir yaşam biçimi. Hayır, en son İsveç seyahatimde alkol fiyatlarının nasıl olduğunu (tüketim azalsın diye yüksek fiyat politikası uygulamak (yüksek gelir seviyesine rağmen oldukça yüksekti)) biliyorum da konuşuyorum. 
   Yönetmenimizi Festen ve Jagten'den biliyorum. İyidir! Burada da yine favori oyuncum Madsmikelsen var ve yine öğretmen. Film üzerinden ilerleyelim. Bir kere zenaata diyecek hiç bir şey yok. Müzikler, ışıklar, çekimler, kurgu, senaryo (senaryoda da yönetmenin imzası var) tüm bunlar üzerinden izleyiciye duygu aktarımı çizgi üstü. Sinematik olarak bu amatör gözlerime batan hiç bir şey yok. 
   Alkol konusunda da herhangi bir yönlendirme yok. İçin ya da içmeyin mesajı almak istiyorsanız kafanız karışabilir. Bay Kış Dağları (Vinterberg) nalına da çakmış, mıhına da. Edebiyle içenin, sınırlarını bilenin (kordelamızda da görüyorsunuz: ne kadar eğitimli, bilgili, olgun; ne kadar Danimarkalı öğretmen de olsanız, alkoliklik uzak değil!) bir sorunu olmayacağını ve hatta alkolün yardımıyla kimi zorlukların üstesinden geleceğini göstermekle birlikte, çizgiyi çekemeyenlerin bedelini hayatlarıyla ödediklerini görüyoruz. Herkesin fikri kendine tabii ki son tahlilde. Sizler farklı sonuçlar çıkarabilirsiniz ama iyi film. Öneririm.

5 yorum:

  1. Mikelsen'i ben de seviyorum, buna da bakayım:) bu arada bu ayki Asimov yazınız da çok güzeldi elinize sağlık, hayatı çok ilginçmiş gerçekten, porsunu da öğrendik:D the last question'u bulup okumalı:) bu arada ilk defa dikkatimi çekti gayet mütevazi bir şekilde "bilimkurgu okuru" demişsiniz kendinize, halbuki sanıyorum "bilimkurgu doktoru" da diyebilirdiniz?:))

    YanıtlaSil
  2. Jagten adlı filmi de izlemenizi öneririm. Hem Mikkelsen hem de Vinterberg'in olduğu iyi bir yapım. Yazımı okuduğunuz için teşekkürler, umarım hoşlanmışsınızdır. Önümüzdeki ay da distopya kavramını yazmaya çalışacağım. Bilimkurgu okuru olmaktan öte bir iddiam da yok:) Zarif sözleriniz için ayrıca teşekkürler.

    YanıtlaSil
  3. evet Jagten'i izlemiştim, çok etkileyiciydi gerçekten:) yazınız çok güzeldi gerçekten, ben teşekkür ederim, gelecek yazılarınızı merakla bekliyorum:) bu ayki yazınız biraz kısaydı ama sanki?:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 11.500 vuruşluk yazı hakkım var:)

      Sil
    2. Keşke daha uzun yazsanız :) neyse, kitabınızda o zaman inşallah:D

      Sil