19 Ocak 2014 Pazar

"About Time" Bilimkurgu olmayan zaman yolculuğu...

   Yirmibir yaşında babanız sizi tenhaya çekiyor ve zaman yolculuğu yapabildiğinizi söylüyor. Genetik bir durum, biraz kısıtlı (sadece geçmişe yönelik) ama olsun, yine de zaman yolculuğu. Çok fazla değişiklik yapılmadığında kelebek etkisi gibi şeyler olmuyor. Para peşinde koşmak mutluluk getirmiyor. Bazı küçük ama önemli püf noktaları var. Hepsi bu. Turuncu kafalı esas oğlanımız Tim ise önceleri katatoniye düşse de hayat ilerliyor, olaylar gelişiyor.
   Romantik komediler şahı, sayntolojist yönetmenimizi görünce "Allam bu adam nasıl zamanda yolculuk filmi yapar ?" dediydim. Ama gâvur yapıyor arkadaş ! Zaman yolculuklu, aşklı, evlilikli, çocuklu, ebeveyn ilişkili bildiğiniz güzel film olmuş...
   Bilimkurgu meraklısıysanız ve romantizme uzaksanız bu filme de uzak durun. Azıcık bilimkurgu ve zaman yolculuğu konularına aşinaysanız ve bilimsel yönüyle incelediyseniz yine uzak durun (bu kişiler için tahammülfersa hatalar içermektedir) velakiin fakir gibi hem bilimkurguyla hemhâl hem de gülümseten filmler seviyorsanız, izleyiniz...
   Bill Naygi (öyle miydi o soyadının telaffuzu ?) kişisini "Slartibartfast" olduğu dönemlerden beri sevmekteyizdir. Burada da hindi gıdısını titrete titrete iyi rol kesiyor.  Portakalkafa esas oğlanımızı daha önce farketmemişim (ki aslında birçok filmde görmüşüm dikkat etmemişim) burada iyice bir farkettim. O da iyi. Reyçılmekedıms için bir şey demiycem, görmeniz daha iyi olur.
  Yalnız; doğan çocuklarınızın aynı kalmasını istiyorsanız, geçmişe gidip kaybettiğiniz sevdiklerinizi görmemek gibi bir  ikilem var. Burası çok ilginç. Bu kırılma, kişinin kendi egosuyla göçen sevdikleri arasında kalıp ikilem yaratan bir durum. Kaldı ki filmimizde bu ayrıntı güzel bir şekilde işleniyor.
   Tek eleştirim süresinin uzunluğu (123 dk.) olabilir. Yönetmen her nedense birbuçuk saatlik filmi iki saate sündürmeyi tercih etmiş. Olsun hiç sıkılmadım, aynı kafadaysak sizlerin de sıkılmayacağını kuvvetle tahmin ediyorum. Müzikler de cabası (iyiler)...
   Haftasonu sevdiceğinizle meşrebinize göre ister şarap ister osmanlı şerbeti ile telefonlarınızı kapatarak izlenilesi filmdir.

NOT : Bir de "Dayı" diye çevirmişler ama "Uncle" ne kadar dayıysa o kadar dayıdır bir karakter var ki, filmden azade olarak değerlendirmeliyiz. O ne şahane karakterdir o öyle. Adamımsın Ankıldii...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder